Şema terapi, kişilik örüntüleri ve bozuklukları için geliştirilmiş olup bireyin içinden çıkamadığı, tekrarlayan ilişki ve yaşam örüntüleri ile farklı psikoterapi ve farmakoterapi girişimlerinden kalıcı sonuç alınamayıp tekrarlayan ruhsal bozukluklar için de kullanılmaktadır. Bilişsel, davranışsal, ilişkisel ve yaşantısal yöntemleri birleştiren eklektik bir psikoterapi yöntemidir.
Şema terapinin temel aldığı teoriye göre; bireyin güven, kabul ve sevgi gibi çocukluk dönemi duygusal ihtiyaçları yeterli derecede karşılanmadığında birey dünyayla etkileşim ve dünyayı anlamlandırma işlevsiz ve sağlıksız yollar geliştirir. Bunlar erken dönem uyumsuz şemalardır. Farklı çocukluk dönemi ihtiyaçlarının karşılanmaması sonucu farklı nitelikte şemalar oluşur ve birey şemaları karşısında farklı eksenlerde başa çıkma stratejileri geliştirir.
Şemalar, yaşamın pek çok alanına yayılmış; bireyin benlik algısını, diğer insanlara ve dünyaya bakışını derinden etkileyen bilişsel ve duygusal örüntülerdir. Şemalar, bireyin güncel hayatında şemanın oluşumunda etkili olan geçmiş anıları hatırlatan olay ve durumlar gerçekleştiğinde tetiklenir. Çocukluk ve ergenlikteki zor deneyimleri nedeniyle uyumsuz şemalar geliştirmiş olan birey, bu yeni olay ve durumlara da geçmiştekine benzer bilişsel, duygusal ve davranışsal tepkiler verir.
Şema terapi bireyin uyumsuz şemalarını tespit etme, geçmiş ve güncel olaylar ile bağlantılarını kurma, şemalarla ilgili duyguları işleme ve şemalar sonucu gelişen işlevsiz başa çıkma yollarını çözümlemeyi amaçlar. Bu doğrultuda terapist, şemalara kaynaklık eden zor deneyimlerin anılarıyla çalışma, duyguları ifade etme, işlevsiz bilişsel ve davranışsal örüntüleri kırma amacıyla çeşitli tekniklerden yararlanır.